18 Kasım 1933'te Türkiye'nin ilk ve tek üniversitesi olarak öğrenim hayatına başlamış olan İstanbul Üniversitesi, Osmanlı İmparatorluğu'ndaki ilk Avrupa tarzı üniversite olarak kabul edilen Darülfünun'un doğrudan devamıdır. Ayrıca üniversitenin bazı birimleri temelleri İstanbul'un fethinin ertesi günü 30 Mayıs 1453'te Fatih Sultan Mehmet'in emriyle kurulan Sahn-ı Seman medreselerine kadar dayandığından okulun kuruluşu bu tarihe kadar uzanır. İstanbul Üniversitesi, Avrupa’da kurulan ilk 10 üniversiteden biri olma özelliğini de gururla taşımaktadır. 2011 yılında, Dünyanın en iyi 500 üniversitesi sıralamasına Türkiye'den giren tek üniversitedir. İstanbul Üniversitesi dünyanın en iyi 500 üniversitesi arasında 2006'dan beri yer almaktadır. Üniversite, aynı zamanda Asya Pasifik bölgesinin en iyi 100 üniversitesi arasındadır. İş yaşamı, rekabetin yoğun olduğu çetin bir ortamdır. İstanbul Üniversitesi’nin amacı, öğrencilerin gerçek potansiyelini ortaya çıkartarak, karşılaştıkları sorunların üstesinden gelen ve yapıcı çözüm önerileri üreten bireyler yetiştirmektir. Bu anlayış çerçevesinde geliştirilen programlarda yetiştirilen öğrenciler şu anda Türkiye’nin önemli yerlerinde ve karar alma mekanizmalarında başarılı görevler sürdürmektedir. Gelenekçi yaklaşımını evrensel bakış açısıyla birleştiren mezunları, Türkiye’nin geleceğinde de söz sahibidir.